Yıldız Günü
Yıldız saati

Blog - Bioenerji

Çakra Dengeleme ve Temizleme

Genel Kurallar

Kendinize 15-20 dakika ya da arzunuza göre daha uzun vakit ayırın ve hiç rahatsız edilmeyeceğiniz bir yere gidin. Rahat bir yere oturun, yatmayın, yatmak yeni başlayanlarda uykuya yol açabiliyor. Omurganız düz dursun, dimdik asker gibi durmanıza gerek yok ama nefesin düzenlenmesi açısından sırtın sağlıklı bir şekilde düz durması gerek. Çene çok hafif aşağıya doğru, ellerinizi önünüzde kavuşturabilir ya da dizlerinize yukarı açık koyabilirsiniz. Omuzlarınızı rahat bırakın, çenenizi kasmayın, tüm vücudunuzu kontrol edin ki meditasyonun ortasında rahatsız olup pozisyon değiştirmek zorunda kalmayın.

Genelde ne meditasyonu olursa olsun bir niyetle başlamak iyidir. Niyetiniz bu meditasyon için ‘vücudunuzun tüm enerji merkezlerini dengelemek ve sağlığınıza katkıda bulunmak’ ya da ‘çakraları dengeleyerek Tanrı’nın sevgisini hissetmek’ olabilir, siz ne niyet ediyorsanız onu aklınızda kurgulayın. Önce nefesinize dikkatinizi verin. Derin nefes alın, bir saniye durun, nefesi geri verin. Nefesinizi iyice yavaşlatın. Belli bir ritim tutturun.
Aldığınız her nefesle, ciğerlerinize ve kalp çakranıza ışık doldurduğunuzu hissedin. Bu ilk nefeslerle aldığınız ışığın ya Tanrının beyaz ya da Michael’ın mavi ışığı olmasını tavsiye ederim. Çünkü önce korunma kalkanımızı açacağız. Bu ışığın kalbinizden tüm hücrelerinize ve auranıza yayıldığını ve etrafınızda bir balon oluşturduğunu hayal edin ve bu ışık balonu sizin kalkanınız olacak. İsterseniz o noktada aklınızdan Michael’ı sizi koruması için çağırabilirsiniz.

Şimdi, istediğiniz bir renk ışığı o günkü ihtiyacınıza ya da içinizden gelen rehberliğe göre seçebilirsiniz. Tanrı sevgisini, saflık ve açıklığı temsil ettiği ve tüm ışık huzmelerini içinde barındırdığı için beyaz en çok seçilen renk. Ancak konumuz sağlığı da ilgilendirdiği için Rafael’in yeşil ışığı veya Mor Alev de çok etkili. Melek enerjilerinden o anda size yakın gelenini seçebilirsiniz. Benim her seferinde seçimim başka oluyor, bazen de renk ben seçmeden kendiliğinden geliyor. Bu seçtiğiniz renk ışığın gökyüzünden, bizim güneşimizin de etrafında döndüğü samanyolunun merkezindeki güneşten size doğru parlayarak ve tertemiz bir şekilde geldiğini aklınızda canlandırın. Eğer melek enerjisi ile çalışacaksanız ilgili meleğin yardımını isteyin ve enerjinin onun ellerinden geldiğini, yanınızda durduğunu düşünebilirsiniz (Ve yanınızda da olacaktır, bundan eminim!) Bu güçlü ışığı Taç çakranızdan başlayarak tek tek aşağıya kadar indirerek tüm çakralarınızı temizleyeceksiniz.

Zihin gözünüzle Taç çakranıza bir bakın. Daha sabah meditasyon yapmış olsanız bile benim değimimle çer çöp yani negatif ya da dengesizlik yaratan enerji yapışmıştır. Çakranızı bir pervane ya da çiçek gibi düşünün, tüm yaprakların arasının o ışıkla yıkandığını, çakranın kendisinin parlamaya başladığını ve dönme hızının artarak dengeli bir seviyeye geldiğini görün. Vücudunuzda o çakranın bulunduğu bölgedeki tüm hücrelerin, organların, kanın, dokuların, kısacası o çakrayla ilgili tüm fiziksel yapının canlılığa kavuştuğunu hatta DNA nızın bile ışıkla yıkandığını düşünebilirsiniz.
Benim deneyimime göre her çakra da bu temizlik işlemi farklı zamanlarda farklı sürede bitiyor. Sonuçtan memnun olup dengelemenin yapıldığını hissetmek ve bir sonraki çakraya gitmek size kalmış bir şey. Ve bunu hissedeceksiniz, bundan eminim. Bazen tam olarak temizleyemediğim çakralarım oluyor, ben de olduğu kadarıyla yetinip bir sonraki meditasyonda kaldığım yerden devam ediyorum.

7 ve 8. İşlemi tüm çakralar için yaptıktan sonra vücudunuzun tamamı olabilecek en güzel renklerde parlıyor olmalı. Omurganız tüm çakralarla sağlıklı bir enerji alışverişini sağlıyor, içimizdeki makine temizlenip yağlanmış tıkır tıkır çalışıyor olmalı.
Kalbinize geri gidin ve oradan bir kordon ya da kablonun çıktığını görün, rengi kırmızı ve bunun aşağıya doğru indiğini, kök çakranız dan dışarı çıkıp yere girdiğini ve dünyanın merkezine doğru gittiğini görün. Dünyanın merkezinde Dünyanın ruhu yani Gaia yaşıyor, ona bu kordonun ucunu verin. Gaia toprak anadır, bizim yeryüzündeki hayatımızı devam ettirmemizi sağlar. Ona orada teşekkür edebilirsiniz.

Geriye kalbinize dönün ve onun üzerinden bir gümüş kablonun yukarıya doğru çıktığını ve Tanrının kalbine gittiğini görün. Bu son iki madde hem bizim ayaklarımızın yere basmasını sağlar hem de hepimizin ruhunun Tanrıyla olan bağını hatırlatır.
Eskiden meditasyonlarda çakralar kapatılırdı, ama artık bu gerekli olmadığı gibi zararlı da. Bu değişim zamanında çakraların sürekli açık kalmasına ihtiyacımız var. Meditasyonun sonunda koruma kalkanınızı bir daha güçlendirin. Vakit ayırmış olduğunuz için kendinize, korunma için Michael’a ve eğer başka meleklerden de yardım istediyseniz onlara ve Tanrıya teşekkür edin.

Yavaş yavaş geri gelin. Gözlerinizi açın, gerinin, hayata devam edin.
Bu meditasyonu ilk defa yaparken biraz ders çalışmak gerekebilir ama bir-iki seferden sonra tamamı çok çabuk olmaya başlayacak. Hem siz çakraları daha kolay tanıyacaksınız hem de sorunlu çakraları ayırt etmek, ışığın yönlendirilmesi gibi konularda içgüdüleriniz devreye girecek. Unutmayın, önemli olan niyet. Kendinizi rahatlatacak yerde meditasyonu doğru mu yaptım diye endişelenmek kimseye yaramaz. Sıkıldığınız anda meleklerinizden yardım isteyin.

Unutulmaması gereken ikinci konu ise şu ki siz aslında bunların hepsini biliyorsunuz, buraya geldiğinizde bu bilgiler biraz derinlere gömüldü o kadar. Ve şimdi hepimiz bu eski bilgileri hatırlamaya başladık.Sevgiler

2262 15 Mayıs 2017 15:55

Yorumlar

Henüz hiç yorum yapılmamış
© 2025 Elf-i Şifa | Tasarım ve Uygulama asmbly idea & application